• Dergi
  • Künye
  • İletişim
Perşembe, Eylül 11, 2025
Markahayat
  • Moda
  • Araştırma
  • Cemiyet
  • Kültür Sanat
  • Gezi
  • Mekan
No Result
View All Result
  • Moda
  • Araştırma
  • Cemiyet
  • Kültür Sanat
  • Gezi
  • Mekan
No Result
View All Result
Markahayat
No Result
View All Result
Home Röportaj

PASHA Bank Genel Müdür Vekili Hale Yıldırım

PASHA Bank Genel Müdür Vekili Hale Yıldırım
Share on FacebookShare on Twitter

Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan arasındaki ticaretin gelişimine katkı sağlayan Türkiye’nin önde gelen yatırım bankalarından PASHA Bank’ın Genel Müdür Vekili Hale Yıldırım, kadın istihdamına önem verdiklerini belirtiyor. Yıldırım, MARKAHAYAT okuyucuları için Türkiye’de kadın istihdamı ve finans sektöründe kadının yeri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Bankacılık kariyeriniz nasıl başladı?

Küçüklüğümde babam Mali İşler Müdürüyken onunla işe gitmeye bayılırdım ve elimde hesap makinesiyle finans sektöründe çalışmanın hayalini kurardım. Rol modelim babamdı ve hatta onunla aynı üniversiteyi bitirmek tek hedefimdi. Öyle de oldu! İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinden mezun oldum ve akabinde de 1998 yılında TEB’de MT olarak işe başladım. İlk 1 yıl ağırlıklı şube operasyon birimleri olmak üzere genel müdürlükte rotasyon yaptım ve ardından pazarlama serüvenim başladı. Finans sektöründe farklı banka ve faktoring şirketlerinde geçen 15 yıllık tecrübemin ardından 2013 yılında TAIB Yatırım Bankasında göreve başladım. O zaman banka Aksoy Ailesi tarafından satın alınmıştı ve yeniden kuruluyordu. 2015 yılında PASHA Bank’ın banka hisselerini satın almasıyla bankanın unvanı da PASHA Bank oldu. Son 6 yıldır da PASHA Bank’ta Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyorum.

 

Yapılan araştırmalara göre finans sektöründe kadın istihdamı yüzde 51 düzeyinde. Ancak kadınlar yönetim kurullarında yer almıyorlar ya da aldırılmıyorlar. Bu anlamda bulunduğunuz pozisyon sebebiyle “PASHA Bank pozitif ayrımcılığa önem veren bir banka” diyebilir miyiz?

Tüm sektörlerde olduğu gibi finans sektöründe de kadın istihdamı düşük düzeyde. Dışarıdan ilk bakıldığı zaman eğitim düzeyinin ve beyaz yakalı istihdamının bu kadar yüksek olduğu bir sektörde, cinsiyet ayrımına bakılmaksızın, herkese eşit şartlarda eşit çalışma koşulları sunuluyor gibi düşünülse de ne yazık ki bunların hepsi düşüncede kalıyor. Ülkemizde finans sektöründe kadınların iş gücünde temsil oranı yüzde 50’nin üzerinde; diğer sektörlere göre yüksek olmakla birlikte, bu rakam finans dünyasında kadınların liderlik seviyesindeki temsil oranıyla paralel olmadığı gibi finans dünyasının kadınlar için mükemmel bir seçenek olduğu anlamına da gelmemekte. Deloitte Türkiye ve CFA Society İstanbul’un birlikte hazırladığı “Finans Dünyasında Kadın” konulu araştırmaya göre katılımcıların yüzde 70’i finans dünyasının özellikle Türkiye’de çalışmak için zor bir sektör olduğunu, yüzde 69’u ise kariyer yolculuklarında kadın kimliklerinden ötürü dezavantajlı duruma düştüklerini belirtmişler. Bu da sektörün kadınlar için ne kadar zor olduğunu gösteriyor. PASHA Bank özelinde konuya bakacak olursak da “Evet” kadın istihdamı bizim için önem taşıdığı gibi Türkiye’deki bireysel, kurumsal, yatırım dahil tüm bankalar içerisinde ön plana çıkıyoruz. Ben kadın erkek eşitliğini savunan biri olarak kadınlar için pozitif de olsa, ayrımcılığa karşıyım. Ancak özellikle belirtmeliyim ki kadınların iş hayatında gerek detaycılık gerek sahiplenme ve tutku anlamında kurumlar için artı değer yarattığına ve bu nedenle de kadın çalışan sayısını artıran kurumların fark yaratarak rakiplerinden ayrışacağına inanıyorum. Ve söyleyebilirim ki doğru yerde çalışıyorum. PASHA Bank’da kadın çalışanlarımızın oranı yüzde 60, yönetim kademesinde ise bu oran yüzde 70. Kadın istihdamının yüksek olmasının dışında kadınlarla ilgili projeler üretmeyi seviyoruz. Bu anlamda “PASHA Bank olarak kadınlar için ne yapabiliriz?” derken, güçlü ekonomiler için kadınların iş hayatında yer almaları gerektiği inancıyla üniversitelerin ilgili bölümlerinde okuyan kız öğrencilere PASHA Bank’ta staj imkânı sunuyoruz. İleri vadede de hayata geçirmek üzere “Geleceğin Yönetici İş Kadınları” adıyla yepyeni bir proje üzerinde çalışıyoruz.

Sizce iş hayatında kadınlara negatif ayrımcılık yapılıyor mu?

Kesinlikle bunu iş hayatı olarak sınırlamamak gerektiğini düşünüyorum. Ayrımcılık dilimize, günlük hayatımıza her kademede yerleşmiş durumda. Kadına, hayvana şiddet üst düzeyde. Her gün milyonlarca fiziksel ve duygusal şiddet yaşıyoruz. Kötü bir sürücü gördüğümüzde “Kesin kadındır”dan ayrımcılığı tetikleyen “erkek sözü vermek”, “erkeklik sende kalsın”, “elinin hamuruyla erkek işine karışma” gibi deyimlere kadar bu öğretiyle toplum şekilleniyor. Bu öğretilerle büyüyen kişiler de bunu iş hayatlarına taşıyorlar. En kötüsü ise kadınların birçoğunun bütün olumsuzlukları içselleştirmesi, kadın olmayı kendileri için dezavantajlı bir durum olarak görmeleri. Sorunuza gelecek olursak da dünyada erkeklerin işgücüne katılım oranı yaklaşık yüzde 80 iken, kadınlarda bu oran yüzde 50. Türkiye özelinde baktığımızda ise erkeklerde yüzde 71,6, kadınlardaysa sadece yüzde 31,5. Sanırım şu oran dahi negatif ayrımcılığı gözler önüne seriyordur.

PASHA Bank olarak kadın istihdam oranınız nedir?

Dediğim gibi biz kendimizi kadın istihdamı konusunda diğer tüm bankalar arasında önemli bir noktada görüyoruz. Çalışanlarımızın yüzde 60’ı kadın olmakla birlikte yönetim kadromuzun yüzde 70’ini kadınlar oluşturuyor. PASHA Bank’a geldiğinizde her kademede kadın çalışanları görmeniz mümkün.

İş ve özel hayat arasındaki dengeyi nasıl koruyorsunuz?

Bunu bir kadın olarak değil, İstanbul gibi devasa bir metropol şehirde çalışan bir kişi olarak cevaplamak istiyorum. Çünkü iş ve özel hayat arasındaki denge sadece kadınlara değil, erkeklere de has bir durum. Trafik nedeniyle güne çok erken başlanması gereken bir şehirde yaşamayı tercih ediyorsanız, kesinlikle planlı programlı olmalısınız. Eğer planlamanızı doğru yapabilirseniz hem eşinize ve çocuklarınıza hem kendinize hem de işinize sağlıklı ve verimli vakit ayırabiliyorsunuz. İş ile evi birbirine karıştırmamak, her ikisinin de ayrı alanlar olduğunun bilincinde olmak, bu iki ayrı alanı koordineli yürütebilmek sanırım kişisel huzuru ve mutluluğu da beraberinde getiriyor.

Kendinize rol model aldığınız kadınlar var mı?

Aslında çevremde gördüğüm her başarılı, azimli, çalışkan kadın benim rol modelim. Kadın kadının kurdu değil, yurdu olmalı diye düşünüyorum. Bunu söylemekle birlikte hayranlık duyduğum çok kadın var. Bunlardan biri Angela Merkel. UN Women ve IPU tarafından hazırlanan “Siyasette Kadın 2021” haritasına göre ulusal parlamentolardaki milletvekili oranı yüzde 25,5. Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, kadın oranının bu kadar düşük olduğu, erkek egemen bir dünyada 16 yıl gibi uzun bir süre başarılarıyla öne çıkması ve mevcudiyetini koruması itibarıyla kendime örnek aldığım bir kadın. Kaderine razı olmayıp karşı durması, toplumun dayattığı kalıpları yıkarak kendi hayatını yaşaması ve hayatı sürekli mücadeleyle geçse de hayata baş kaldırması itibarıyla Frida Kahlo’nun en güçlü kadın ikonlardan biri olduğunu düşünüyorum. Ve tabii Betül Mardin… Kadın erkek eşitliğini ve hayatın müşterek olduğunu savunan, her gün yeni bir şey öğrenmenin yaratıcılığı geliştirdiğini bizlere öğütleyen, yaşam felsefesi ve çalışma azmiyle başarısının gururunu taşıyan ama bunu egoyla karıştırmayan, tavrı, tarzı ve gustosuyla her kadının örnek alması gerektiğini düşündüğüm halkla ilişkiler sektörünün duayen ismi olan Betül Hanım’a büyük hayranlık ve saygı duyuyorum.

İş hayatında daha fazla kadın yöneticinin yer alması için neler yapılması gerekiyor?

Grant Thornton’un “İş Dünyasında Kadın Yöneticiler” araştırmasına göre kadın yönetici oranında 29 ülke arasında Türkiye 12.’nci sırada yer alıyor. Türkiye’den bu araştırmaya katılan şirketlerin verdikleri bilgilere göre kadın yöneticilerin en aktif oldukları rollerin ise insan kaynakları ve finans olduğunu görüyoruz. Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu’nun düzenlediği 2021 Yönetim Kurulunda Kadın Türkiye Raporu’na göre yönetim kurullarında yer alan kadınların oranında ilerleme kaydedilememiş. BIST’e kayıtlı şirketlerin sadece 34’ünün yönetim kurulu başkanı kadın ve sadece 16’sının yönetim kurullarında yer alan şirketlerin CEO’su kadın. BIST-100 Endeksi’nde işlem gören şirketlerin yönetim kurulundaki kadın oranı yüzde 15,3 ve hatta 25 şirketin yönetim kurulu tamamen erkeklerden oluşuyor. Kadınların detaycı, titiz, duygusal zekâsı yüksek yönleri itibarıyla kendilerini yönetim kademelerinde daha fazla görebilmeliyiz. Bunun için kadınlara önerim kendilerini sürekli geliştirmeleri; gerek dış dünyadaki gelişmeleri takip etmeleri gerekse yöneticilik ve liderlik yetkinliklerini geliştirmeleri. Ayrıca STK’larda yer alarak sadece iş değil, sosyal alanlarda da kendilerini göstermeleri çok önemli. Özellikle kadın ve kız çocuklarının gelişimlerine yönelik projelerin içinde yer almaları gerektiğini düşünüyorum. Çünkü karşılaştığımız ya da çevremizden görüp duyduğumuz zorlukların üstesinden gelebilmeleri için kendilerine yol gösterici olmamız onları hayatta bir adım öne taşıyacaktır. Bu noktada da kadın yöneticilere büyük sorumluluk ve rol düştüğünü belirtmeliyim.

Genç ve henüz yolun başında olan kadınlara ne gibi tavsiyeler verirsiniz?

Öncelikle kendilerine hedef belirlesinler ve bu hedef doğrultusunda yılmadan çalışsınlar. Yollarına birçok engel çıkacaktır. Bu engeller karşısında ümitlerini kaybetmesinler. Her zaman doğrudan yana olsunlar her zaman etik davransınlar. Mutlaka kendilerini geliştirsinler; gerek eğitimle gerek okuyarak gerekse de gündemdeki gelişmeleri takip ederek. Mutlaka ekonomik güçleri olsun ki özgür olabilsinler, kendilerine güvenleri olsun, kimseye bağımlı olmasınlar. Yaptıkları her işi severek, tutkuyla yapsınlar, hayallerinin peşinden gitsinler, asla pes etmesinler. Çalışmanın ve azmetmenin karşılığını mutlaka alacaklardır.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü için mesajınız var mı?

Kadınlar hangi şartta olursa olsun yılmadan üretsinler, hayatın içinde yer alsınlar ve güçlü olsunlar. Kadınlar dünyanın en güzel, hassas ve güçlü varlıkları. Bunun farkına varsınlar, içlerindeki gücü dışarı çıkarsınlar. Atatürk’ün de dediği gibi “Yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir.” Sürekli çalışan, üreten, insanların hayatına dokunan tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun.

Önceki Yazı

Kış Trend Alarmı

Sonraki Yazı

Sosyal Ticarette Kadınlar Söz Sahibi

Sonraki Yazı
Sosyal Ticarette Kadınlar Söz Sahibi

Sosyal Ticarette Kadınlar Söz Sahibi

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

No Result
View All Result

Eylül - Ekim 2023 Dergi

Kategoriler

  • Araştırma (21)
  • Cemiyet (5)
  • CEO'nun Güncesi (4)
  • Dekorasyon (1)
  • Gezi (10)
  • Kültür Sanat (2)
  • Mekan (4)
  • Moda (2)
  • Röportaj (22)
  • Sağlık (3)

Kategoriler

  • Araştırma (21)
  • Cemiyet (5)
  • CEO'nun Güncesi (4)
  • Dekorasyon (1)
  • Gezi (10)
  • Kültür Sanat (2)
  • Mekan (4)
  • Moda (2)
  • Röportaj (22)
  • Sağlık (3)
  • Dergi
  • Künye
  • İletişim

© 2022 Markahayat İş Dünyasının Hayata Yansıması.

No Result
View All Result
  • Moda
  • Araştırma
  • Cemiyet
  • Kültür Sanat
  • Gezi
  • Mekan

© 2022 Markahayat İş Dünyasının Hayata Yansıması.