2022’nin son çeyreğinde yatırım araçları arasında borsanın ön plana çıkmasıyla birlikte borsada yatırımcı sayısı 3 milyonu geçti. Borsadaki yükseliş yatırımcıları çekerken, uzmanlar borsada neye yatırım yapıldığının ve risklerin farkında olunması gerektiğinin altını çiziyor.
2022’yi yükseliş eğilimiyle geçiren borsa, yükseldikçe yatırımcılarını kendine çekiyor. Merkezi Kayıt Kuruluşu verilerine göre borsa yatırımcısının sayısı 3 milyonu geçti. Durum böyle olunca herkes borsada yer alan ya da halka arz olacak şirketleri yakın mercek altına almaya başladı. Herkesin gözü kulağı, gazete, TV, sosyal medyada yer alan haberlerde. Tüyo arayanlar, tüyo verenler birbirine karışmış durumda. Her ne kadar yatırımcılar borsaya yatırım yapmak için yükselişlerle gündeme oturmasını bekleseler de borsa aslında uzun vadeli yatırım yeri. Kısa dönemde kazanayım derdinde olanların birçoğu hayal kırıklığına uğruyor. Aynı zamanda alınan hissede meydana gelen ani yükselişlerde ya da ani inişlerde de panik olmadan doğru adımlar atabilmek de çok önemli. Ekonomistler bu yüzden borsaya yatırım yapacakların aslında bir risk yönetimi yaptıklarının da altını çiziyor.
Firma İyi Tanınmalı
Kökleri 15. yüzyıla kadar dayanan borsa, hisse senetlerinin satışa sunulduğu adeta bir pazar yeri gibi. Yatırımcılar da aslında bir nevi borsada alışveriş yapıyorlar. Nasıl ki alışveriş yaparken markaya, markanın sunduğu ürünün içeriğe, hizmete dikkat ediyorsak, borsada da doğru hisseyi seçebilmek için firmaların iyi incelenmesi gerekiyor. Ziraat Yatırım Genel Müdürü Uğur Boğday, hisse senedi alacak yatırımcıların hisse senedi aldıkları firmayı iyi tanımaları gerektiğini belirterek sözlerine şöyle devam ediyor: “Aracı kurumdan yatırım yapmakla bankalardaki yatırım hesaplarından yatırım yapmak arasında herhangi bir fark bulunmamakta. Aslında bankada yapılıyormuş gibi gözüken işlem, aracı kurum tarafından yapılmakta ve tüm hizmetlere de (raporlar dahil) ulaşılmaktadır. Aracı kurumlar, SPK kanununa tabii olarak gerekli şartları sağlamaları halinde kurulabilmektedir. Aracı kurumların verebileceği hizmetler, aldıkları faaliyet izinlerine göre geniş yetkili, dar yetkili ve kısmi yetkili olarak ayrılmaktadır. Alınabilecek hizmetler açısından aracı kurumun kurumsal kimliği, sermayesi, hizmet ağı ve sektördeki deneyimi önem kazanmaktadır.”
Risk Profiline Dikkat
Hisse senedi yatırımının riskli yatırım araçlarından biri olması nedeniyle yatırımcının risk profiline uygun olması gerektiğini belirten Uğur Boğday, “Herhangi bir şirkete yapılan doğrudan yatırım, stratejik ortaklık olarak değerlendirilmeli, şirketin operasyonel performansında olumsuz bir durum gözlenmedikçe, yatırımcı piyasalardaki oynaklığa karşı psikolojik sakinliğini koruyabilmeli, sabırlı olmayı öğrenmelidir. Borsada iyi getiri elde etmek için şirketi iyi tanımak gerekli, ancak yeterli değildir. Resmin tamamlanması için psikolojik tarafı da çok önemlidir. Bu kapsamda yatırımcı için ‘sabır’ önemli bir kişilik özelliğidir. Diğer yandan döngüsel veya orta dönemli yatırım yapmak için şirket ve sektörlere ilgi göstermek gerekmektedir. Kısa vadede piyasaları yenmek kulağa hoş gelse de oldukça zor bir süreçtir. Bu anlamda doğrudan yapılan yatırımların kısa vadeli olmasını önermiyoruz. Ancak yatırımcı kısa vadeli alım satım stratejisi belirlemişse günlük haber akışı ve hisse hareketlerini mutlaka takip edebilecek durumda olmalıdır” diyor.
“Boğday’a göre borsadaki yatırımcı için sabır önemli bir kişilik özelliğidir.”
Borsa her zaman kazandırmaz
Borsada hisse senedi fiyatları her an arz ve talebe bağlı olarak dalgalanıyor. Bunu şirketin faaliyetleri, kârlılığı, sektördeki gelişmeler gibi bir dizi enstrüman etkiliyor. Bu yüzden borsada yatırım yapmak isteyenlerin Kamu Aydınlatma Platformu (KAP)’dan “Bist-Şirketler” sayfasını izlemeleri gerekiyor. Bu sayfada şirketlerin kamuya yaptıkları açıklamaları, mali tabloları ve şirketin faaliyet yapısını, ortaklık alanını kolayca izlemek mümkün. Böylece borsada yatırım yapılacak şirketler daha kolay seçilebiliyor. İlk başta da dediğimiz gibi borsada en dikkat edilmesi gereken hisse senedinin ani yükselişi ya da düşüşünde sakin kalabilmek. Çünkü borsaya ilk adım atan her yatırımcı daima kazanacağını zannediyor. Bu yanılgıya düşmelerinin en büyük nedeni ise her yerde gördükleri kazanç hikayeleri.
Borsa hakkında bilgi sahibi olunmalı
Matriks Akademi Direktörü Kıvanç Özbilgiç, yatırımcıların işe kazanç odakları başlamalarının aslında hata yarattığını ifade ediyor. Özbilgiç, “En küçük bir kayıpta büyük bunalımlar oluşabiliyor. Yükseliş dönemine denk gelen yatırımcılarda, kısa sürede piyasanın şifresini çözdüklerine dair bir özgüven oluşuyor. Fakat bu suni özgüven, devam eden süreçte büyük çaplı zararların kapısını açıveriyor. İkinci bir husus da yenilerin tepe ve diplere olan hassasiyetleri, Borsada uzun yıllardır işlem yapanlar bilirler ki tepe ve diplerde nokta atışı işlem açmak, eğer piyasayı siz yönlendirmiyorsanız, tamamen bir rastlantıdır. Olabildiğince bu noktalara yakın olmak amaçlanır. Ancak yeni yatırımcılar genellikle tepeye yakın bile satsalar, akılları hep o tepe noktasında kalır ve ‘keşke’ ile başlayan cümleler kurarlar. Bu yüzden mutlaka belli bir bilgi ve birikime sahip olmadan hesap açmaktan uzak durulmalı” diyor.